“Gelire Dayalı Ceza Sistemi” Nasıl Çalışır?
Vatandaşların eşitliği temelinde geliştirildi Para Günü Sistemi ”, bir dizi İskandinav ülkesinde uygulanmaktadır. Bunlar; Finlandiya, Danimarka, İsveç, Hırvatistan, İsviçre, Almanya ve Makao. Sistem ilk olarak Finlandiya’da uygulanmış, ardından İsveç ve Danimarka gelire dayalı bir ceza sistemi olan Para-Gün Sistemine geçiş kararı almıştır.
Sistem temel olarak; hükümlünün ödemesi gereken para miktarı, yıllık gelirVe bakmakla yükümlü olunanların sayısı buna göre ayarlar. Bu durum orta gelirli ve güçlü Aynı zamanda cezai eşitsizliği de önler.
Gelire dayalı ceza sistemi eşitsizliği en aza indirir
Ceza, kişinin günlük net geliridir. %50 oran dikkate alınır. Bu nedenle sistem para-gün sistemi olarak adlandırılır. Ayrıca ceza sadece kişinin günlük gelirine göre değil aynı zamanda bakmakla yükümlü olduğu kişi sayısı da değerlendirilerek belirlenir.
Kişinin aylık temel yaşam giderleri 225 Eurove failin cezasının kaç gün gelire tekabül edeceğine karar verilir.
İlk olarak 1921 yılında Finlandiya’da uygulamaya konulan gelire dayalı ceza sistemi, hapis cezasını gerektirmeyen suçlar için Eşitlik ilkesinden yola çıkarak bireylerin cezalardan eşit şekilde etkilenmesini sağlamayı amaçlar. Amaç, cezanın miktarını değiştirerek kişi üzerindeki etkisini eşitlemektir. Yani aslında, miktar değişse de, Cezayı alan herkesin canı bu kadar yanıyor.
Özetle; Para-Gün Sistemi’nde iki kişi suç işlediğinde bu sisteme göre iki kişi de para cezası kapsamında gün cezası almaktadır. Birinin geliri ne kadar fazlaysa, ödemesi gereken miktar da o kadar yüksek olur.
54 bin euro hız aşımı cezası!
Andres Wiklöf isimli bir iş adamı geçtiğimiz yıllarda Finlandiya’da bulundu. 50km/hızgörülmesi gereken bir bölgede 71 km/s’de Ayrıldığı için para cezasına çarptırıldı. Wiklöf’ün ödemesi gereken para ölçüsü Money-Day Sistemine dayanmaktadır. 63 bin 240 euroolarak belirlendi.
Bu kadar yüksek bir trafik cezası bize abartılı gelse de karar Wiklöf’ün yıllık geliri dikkate alınarak hesaplandı. Wiklöf’ün yıllık geliri 12 milyon euro üzerinde olduğu varsayılmaktadır. Wiklöf’ün yıllık geliri ise 50 bin euroGerçekleşmiş olsaydı, bu durumla ilgili olarak ödenecek ceza ancak 345 avromuhtemel.
Herkesi bu kadar kötü etkileyen cezanın yansımaları elbette farklı durumlarda hem toplum hem de devlet tarafından fark ediliyor. Halkın büyük çoğunluğu böyle bir ceza sisteminin yüksek gelirli insanlar için bile girişimcilerin ülkeye yatırım yapmasını zorlaştırdığını söylüyor. Finlandiya’da yaşamasının mümkün olmadığını savunuyor.
Ancak devlet açısından bakıldığında bu para cezası sistemi ile ülkedeki suç oranı düşmüş ve cezaevindeki suçlu sayısı azalmıştır.